Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi
2013 , Vol 56 , Num 3
Türkiye’de bebek ölüm nedenlerinin ve ulusal kayıt sisteminin değerlendirilmesi
T.C. Sağlık Bakanlığı, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı, Bebek Ölümleri Çalışma
Grubu Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 1Pediatri Profesörü, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2Çocuk
ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi 3Pediatri Doçenti, Dr. Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk
Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi 4Pediatri Doçenti, 5Pediatri Uzmanı, T.C. Sağlık Bakanlığı 6Sağlık
Politikaları Kurulu *İletişim: akorkmaz9@hotmail.com
Bu çalışmada ülkemizde yaklaşık beş yıl önce T.C. Sağlık Bakanlığı
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı
bünyesinde hizmete giren Bebek Ölümleri İzleme Sistemi kayıtları incelenerek
bir yıllık dönemde bebek ölüm nedenlerinin incelenmesi, illerdeki Bebek
Ölümleri İnceleme Kurulları ile ilgili tıbbi branşlardaki öğretim üyelerinden
oluşan bir Çalışma Grubu’nun aynı hastalarda belirlediği temel, ara ve son
ölüm nedenlerinin karşılaştırılması ve böylece Türkiye’deki Bebek Ölümleri
İzleme Sistemi’nin güvenilirliği araştırılmıştır. Çalışmaya Sağlık Bakanlığı
2008 yılı Türkiye 0-1 yaş Bebek Ölümleri Veri Tabanı’ndan uygun örneklem
ile seçilen 2046 vaka alındı. Ölüm nedenleri olarak TCSB Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı tarafından 2008 yılında yeniden hazırlanmış olan
Perinatal ve Bebek Ölümleri Bilgi Formu’ndaki tanılar kullanıldı. Vakaların
hasta dosyaları ve tüm tıbbi belgeleri incelendi. Vakalar ölüm zamanına göre
değerlendirildiğinde 1157’si (%56.5) erken neonatal ölüm, 399’u (%19.5) geç
neonatal ölüm olmak üzere 1556’sı (%76.1) neonatal ölüm, 490’ı (%23.9) ise
postneonatal bebek ölümü olarak belirlendi. İl Kurulu ve Çalışma Grubu’na
göre vakalardaki temel ölüm nedenleri incelendiğinde ilk sırada prematüritenin
yer aldığı (sırasıyla %42.8 ve %45.0); ara ölüm nedenlerinde ilk sırada sırasıyla
prematürite (%12.0) ve respiratuar distres sendromunun (RDS) yer aldığı
(%17.3), son ölüm nedenlerinde ise ilk sırada RDS’nin yer aldığı belirlendi
(sırasıyla %24.8 ve %27.2). İl Kurulu ve Çalışma Grubu tanıları arasında
vaka bazında uyum temel ölüm nedenlerinde % 76.4, ara ölüm nedenlerinde
%34.3 ve son ölüm nedenlerinde ise %56.8 olarak hesaplandı. Sonuç olarak
ülkemizde önümüzdeki yıllarda bebek ölüm hızının düşürülmesinde en etkili
faktörün neonatal ölüm hızının düşürülmesi olacağı, bunun da esas olarak
prematüreliğin önlenmesi ile sağlanabileceği açıktır. Bunun yanında kullanılan
temel, ara ve son ölüm nedenleri tanı listelerinin sistematik ve etiyolojik
nedenler belirlenerek yenilenmesi, il temelinde ölüm nedenlerinin daha doğru
belirlenmesini sağlayabilir.
Anahtar Kelimeler :
bebek mortalitesi, bebek ölüm hızı, bebek ölüm nedenleri.